Sadece Kendi Sesimizi Duymak: Yankı Odaları
Sosyal mecralarda özgür olduğumuzu düşünürüz. Peki gerçek öyle mi? Bu sorunun cevabı kocaman bir ‘Hayır’dır. Sosyal medya kullanırken koca bir Yankı Odası içine hapsolduğumuzun farkında bile değiliz.
Peki, nedir bu Yankı Odası?
Yankı Odası Etkisi aynı düşünce etrafında birleşen insanlara sunulan bilginin o düşüncenin etrafında bulunan sınırlı alanda kalması, aynı görüşteki düşüncenin pekiştirilerek hiç sorgulanmadan benimsenmesi ve gerçeğin kendisinin inanılmaz bir haline dönüşmesidir. Yani sadece kendi sesinizi duyabildiğiniz, herkesin sizin gibi olduğu bir yerdir.
Sosyal medyanın uygulamalarının da bir şirket olduğunu kimi zaman unuturuz. Burada amaç diğer şirketler gibi satışı arttırmaktır. Sosyal medyada satış orada ne kadar vakit geçirdiğimiz, onu ne kadar tükettiğimizle ölçülür.
Sosyal mecralar uygulamada daha çok vakit geçirmemizi istediğinden bizi oraya esir etmek için algoritmaları buna göre ayarlar. Algoritmaların bizi bizden iyi tanıdığını söylemek yanlış olmaz herhalde. Bu yüzdendir ki hep sevdiğimiz, ilgi duyduğumuz şeyleri karşımıza çıkarır. Biz de bize en çok benzeyen şeylerle vakit geçirmeyi severiz. Örneğin; Instagram’da bir fotoğrafı beğenip yorum yaptıktan sonra sürekli karşımıza benzer fotoğrafların çıkması muhtemelen fark etmişsinizdir. Bu algoritmalar aynı zamanda bir konu hakkında sadece bizim görüşümüze yakın olan içerikleri karşımıza çıkarıyor. Biz de konu hakkında farklı görüşleri göremiyor, onlardan haberdar bile olamıyoruz. Burada istediğimiz kadar bağıralım sadece kendi sesimizi duyuyoruz.
Bu durum değişir mi bilinmez. Fakat biz farkında olursak değişimin bir parçası olabiliriz.
Sevgiyle kalın…
